Gezelim Görelim

Berlin'lendiniz!


        Erasmus'umun son günlerinde arkadaşımın biriyle günübirlik bir Berlin gezisi yapalım dedik. Sabah erken saatte otobüse binip akşam da yakın yerleri gezip dönecektik. Şansımıza bileti de bulduk, çantamızı hazırladık yola koyulduk. Yaklaşık 5 saatlik bir yolculuğun sonunda Berlin'e varmıştık. Otobüs durağı şehrin biraz dışında olduğu için metro sistemini çözmemiz biraz zaman aldı çünkü şehir merkezine gitmemiz gerekiyordu. Görevlilere sora sora öğrendik ve şehir merkezinde indik. Fark ettik ki birçok anıt, saray birbirlerine yakın. Önce Reichstag denilen Parlamento binasına gittik. Reichstag tam da şehrin merkezinde sayılmaz, biraz merkezin dışında kalıyor bence. Parlamento'yu görmek isteyen başka turistler de vardı, onlara hak verdim çünkü çok görkemli görünüyordu. Anladığım kadarıyla bizim meşhur Merkel'ciğimiz orada oluyormuş. Bir selam verdik uzaktan ve etrafında çok da dolanmadan diğer anıtlara doğru yol aldık.

Reichstag, Parlamento binası.


        Ordan sonra şehrin içine doğru ilerledik. Berlin'in simgesi haline gelen o güzeller güzeli Brandenburg kapısını gördük. Hemen yanında Starbucks var, isteyen biraz dinlenip sıcak şeyler içebiliyor. O gün de biraz soğuktu ve biz de arkadaşımla biraz oturduk. Ondan sonra kapıya daha çok yaklaştık ve inceleyip fotoğrafını çekmeye başladık. İstanbul Üniversitesi'nin kapısından sonra en sevdiğim kapı Brandenburg, tamam karar verdim!

Üstündeki atlar çok anlamlı görünüyordu, onlara odaklı göstermek istedim.

        Ordan da hemen yakınındaki Katledilen Avrupalı Yahudiler Anıtı'na gittik. Aslında orası bir meydan fakat oraya gri renginde, küçüklü büyüklü betondan taşlar dikmişler. Oraya girmek yasak değil herkes betonların arasından geçip fotoğraf çektirebiliyor. Yadırgadığım şeyse insanların anıtların içinde gülümseyerek, el kol sallayarak fotoğraf çekilmesiydi. Ben uygun bulmadım, hatta fotoğraf bile çekilmedim yalnızca anıtları çektim yazımda paylaşırım, benim gözümden bir fotoğraf olsun diye. Sonuçta orası bir anıt ve ifade ettiği şeyler çok farklı, hele ki katliamın Almanya tarafından yapıldığı düşünülünce daha bir anlam ifade ediyor. Orada biraz dolaşmak bile içimi parçaladı, bazı betonlar minicikti bazısı ise boyumdan bile büyüktü. Bana sanki minik betonlar ölen çocukları, büyük olanlar da yetişkinleri ifade ediyormuş gibi geldi. Tabii bunun için somut bir delilim yok kendi fikrimi yansıtıyorum. Büyük betonların arasındaykense içim karardı, düşünsenize kocaman kocaman gri betonların arasındasınız, oldukça karamsar bir ortam.


Anıt bu kadar değil, bu sadece telefonumdan görünen kısmıydı.


        Berlin'de en çok beğendiğimiz yapı ise hiç şüphesiz Berlin Katedrali'ydi. Hem rengiyle hem gösterişliliğiyle hem de ince sanatıyla insanı mest ediyor. Biz şahsen bakmaya doyamadık. Oldukça da büyüktü, uzaktan bile kubbemsi tepesi görünüyordu. Hatta katedrale ulaşırken tepesini takip ettik desem yeridir. 

Berlin Katedrali/Berliner Dom


        Genel olarak Berlin ile ilgili görüşlerim ise bir başkente göre biraz sade olması. Ben Roma gibi bir yerden sonra gördüğüm için Berlin'i çok fazla tutmadım. Zaten Roma en son gezilmesi gereken yermiş çünkü orayı gördükten sonra hiçbir yer fazla beğenilmiyormuş. Öyle diyorlar!
Üstelik çok az insan vardı ve çok az Türk gördük Berlin'de. Halbuki beklentimize göre her yerde Türk olması gerekiyordu şaşırdık. Ramazan bayramının ilk günü gitmiştik bunun etkisi var mıdır bilemiyorum.
Berlin ve genel olarak Almanya'daki şehirler biraz pahalı. Hatta Almanya içi ulaşım çok pahalı. Mesela Çek Cumhuriyeti ulaşım konusunda çok uygun. Öğrenci dostu o açıdan. Ama Almanya için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.  
 Bir de Berlin'de adım başı Starbucks gördük, çok ilginç geldi bana. O kadar yaygın ki...

Türkçesi: Kahve hiç uyumaz. Bir cafenin önündeki resim.

        Berlin'de İngilizce konuşabiliyorlar. Ama başkent olduğu için olabilir bu. Sonuçta Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'da da İngilizce seviyesi gayet iyiydi fakat diğer illerinde genç nüfus hariç yerel halkla beden diliyle anlaşıyorduk. Genel olarak Berlin'e 10 üzerinden 6.5 veya 7 verebilirim. İnsanları çok medeni ve kentin yaşam standartının yüksek olduğu belli çünkü. Bence gitmeden ölmeyin siz. Sonuçta Almanya'nın başkenti ve tarihte çok önemli bir yeri var.



                                                  Bol gezmeli günleriniz olsun!









Hiç yorum yok